MykOrini Tersane İstanbul’da Kapılarını Açtı
Antalya’daki başarısının ardından MykOrini, İstanbul’daki ilk restoranını Tersane İstanbul’da açtı. SWOT Hospitality tarafından hayata geçirilen restoran, Mikonos ve Santorini’den ilham alan konseptiyle misafirlerini ağırlamaya başladı. Geleneksel Yunan mutfağını modern dokunuşlarla yorumlayan MykOrini, menüsündeki özgün tatların yanı sıra atmosferiyle de dikkat çekiyor.

MykOrini, sofralara Ege'nin taze malzemelerini, deniz ürünleriyle zenginleşen imza tabaklarını ve paylaşım kültürünü taşıyor. SWOT Hospitality, Dubai ve Türkiye'deki yatırımlarıyla fine dining alanında edindiği uluslararası deneyimi MykOrini markasıyla İstanbul'a getirdi. Böylece İstanbul'un kalbinde, Yunan mutfağının seçkin tatlarını ve Ege'nin eğlenceli ruhunu yaşatan bir buluşma noktası yükseliyor.
Sofrada Ege Esintisi
MykOrini'nin menüsünde deniz ürünleri ve paylaşım kültürü öne çıkıyor. Taramas, Melitzanosalata, Humus ve Tzatziki gibi klasik mezeler; karidesle hazırlanan Prawns Saganaki, Fish Lollipop ve kızarmış kalamar gibi deniz mahsulleriyle buluşarak sofralara canlılık katıyor. Ana yemeklerde ise Tuz Kabuğunda Levrek, karışık deniz ürünleriyle hazırlanan Seafood Orzo, mürekkep balığının mürekkebiyle hazırlanan Black Prawns Pasta ve şefin çağdaş yorumu olan Truffle Pastitsio menünün öne çıkan imzaları arasında yer alıyor. Tatlılarda ise Portokalopita, Lokma ve Yoghurt Ice Cream öne çıkıyor. Her tabak, Yunan mutfağının karakteristik tatlarını modern tekniklerle harmanlayarak konuklara zamansız bir lezzet sunuyor.
Yunan Gecesi Atmosferi
Akşam saatlerinde menüye eşlik eden Yunan müzikleri, sirtaki dansları ve tabak kırma ritüeli, MykOrini'yi sadece bir restoran olmaktan çıkarıp eğlenceyle bütünleşen bir buluşma noktasına dönüştürüyor. Yemeğin, müziğin ve dansın ritmini bir arada yaşatan bu atmosfer, İstanbul'un gece hayatına yepyeni bir enerji katıyor.
İç mekanda Mikonos ve Santorini'den esinlenen doğal malzemeler ve sıcak tonlar öne çıkıyor. Açık renklerin hakim olduğu dekorasyon, samimiyet ve ferahlık duygusunu güçlendiriyor. Böylece MykOrini, yalnızca damaklara değil aynı zamanda görsel ve duygusal anlamda da unutulmaz bir deneyim vadediyor.
Usta İmzalarla Yunan Lezzeti
MykOrini'nin mutfak ve misafir deneyimi vizyonu, alanında uluslararası başarılara imza atmış üç güçlü isim tarafından şekillendiriliyor. Açılış öncesinde menüye imza atan Michelin yıldızlı Şef Pavlos Kyriakis, yarattığı seçkin lezzetlerle markanın İstanbul'daki yolculuğuna küresel bir prestij kazandırıyor. Restoranın sürekli mutfak liderliğini üstlenen Şef Dimitris Koumis, Akdeniz mutfağındaki derin bilgi birikimini modern yorumlarla harmanlayarak menüyü zamansız bir zarafetle buluşturuyor. Tüm bu lezzet yolculuğunu kusursuz bir deneyime dönüştüren MykOrini Genel Müdürü Theodoros Kaounas ise Londra ve Dubai'de edindiği lüks servis uzmanlığını İstanbul'a taşıyarak MykOrini'de her ayrıntıyı titizlikle kurguluyor.
.................
MykOrini, Mikonos ve Santorini'nin Ruhunu İstanbul'a Taşıyor
MykOrini'nin İstanbul'daki açılışı üzerine konuşan SWOT Hospitality CEO'su Mouhamad Hadla, restoranın şehre getirdiği deneyimi ve vizyonunu paylaştı. Hadla, "İstanbul kültürel zenginliği, kozmopolit yapısı ve gastronomi sahnesindeki dinamizmiyle dünyanın en ilham verici şehirlerinden biri. SWOT Hospitality olarak misafirlerimize yalnızca iyi yemek değil, duygulara dokunan, hatıralarda yer edecek deneyimler sunmayı benimsiyoruz. Biz MykOrini ile sadece Yunan mutfağını değil, Mikonos ve Santorini'nin yaşam sevincini, müziğini ve eğlence kültürünü de şehre getiriyoruz. Amacımız misafirlerimize unutulmaz anılar yaşatacak bir buluşma noktası yaratmak; gastronominin sanatla, kültürle ve eğlenceyle birleştiği yeni bir deneyim sunmak. MykOrini, özgün menüsü, atmosferi ve ritüelleriyle bu şehre yeni bir soluk getiriyor; gastronomiyi, kültürü ve eğlenceyi bir araya getiren buluşma noktası haline geldi" dedi.
MykOrini'nin menüsü ise Michelin yıldızlı şef Pavlos Kyriakis imzası taşıyor. Yunan mutfağının seçkin lezzetlerini modern bir bakış açısıyla yeniden yorumlayan Kyriakis, "MykOrini için menüyü hazırlarken Yunan mutfağının özünü oluşturan paylaşım kültürünü ve sofraların samimiyetini ön planda tuttuk. Deniz ürünlerinden başlangıçlara, özenle seçilmiş mezelerden özel tariflerle yorumladığımız ana yemeklere kadar her tabak hem köklü bir geleneği hem de modern mutfak anlayışını yansıtıyor. Mikonos ve Santorini'nin canlı ruhunu İstanbul'a taşıyan menüde, misafirlerimizin sadece damaklarında değil aynı zamanda anılarında da iz bırakacak tatlar yaratmayı amaçladık" ifadelerini kullandı.
Sofra’da Bu Ay
- Hızlı Hafta 7 Güne Pratik Tarifler
- Zeynep Dinç'ten Elmalı Ilık Sonbahar
- İnci Bak'tan Uskumrulu Tabaklar
Bakmadan Geçmeyin

Yerli Kahve Markası Maestro Konseptini Yoğun Katılımla Tanıttı
Türkiye’de kahve kültürü giderek çeşitlenirken, tüketici beklentileri de hızla değişiyor. Artık sadece kaliteli kahve sunmak yetmiyor; sağlıklı, doğal ve katkısız ürünlerle desteklenen, kişiselleştirilebilir ve sosyal deneyim imkanı veren mekanlar tercih ediliyor. Bu değişimi odağına alan yüzde yüz yerli ve milli kahve markası Arabica Coffee House, İstanbul Bebek’te yeni konsepti “Maestro” ile sektörde yeni bir dönemi başlatıyor. Üçüncü nesil kahve anlayışıyla, Q-Grader tarafından puanlanan, 100 üzerinden 85’in üzerinde cupping puan, dünyanın dört bir yanından gelen nitelikli kahve çekirdekleri kullanılıyor. Bu özel çekirdekler, mekân içerisinde taze olarak kavruluyor ve her fincan kahve, en yüksek aroma ve tazelikle hazırlanarak servis ediliyor. “Kendi Kaseni Hazırla” ve “Kendi Kahvaltını Tasarla” uygulamalarıyla misafirlere, damak zevklerine ve beslenme tercihlerine göre kişiselleştirilmiş tabaklar oluşturma imkânı sunuluyor. Bu kapsamda, Bebek şubesinde gerçekleştirilen açılış etkinliği büyük ilgi gördü. Çok sayıda basın mensubu, cemiyet ve iş dünyasından isimler ile influencerın katıldığı etkinlikte, Maestro’nun yenilikçi konsepti yakından tanıtıldı ve kahve demleme workshopu ile keyifli anlar yaşandı…