LEZZETİN, TARİHİN VE DOĞANIN HARMANLANDIĞI BÜYÜLÜ BİR YOLCULUK; KAPADOKYA
DOĞAL GÜZELLİKLERİ VE ZENGİN KÜLTÜREL MİRASI İLE TÜM DÜNYANIN DİKKATİNİ ÇEKEN KAPADOKYA’YA GİTMENİN TAM ZAMANI… O HALDE GELİN SEYAHAT VE YEMEK YAZARI, GAZETECİ AYNUR TATTERSALL REHBERLİĞİNDE GÜZEL BİR KAPADOKYA TURUNA ÇIKALIM.

Kapadokya benim için bir seyahat rotasından çok daha fazlası; geçmişin ruhunu bugüne taşıyan, doğanın ve insanın kusursuz bir iş birliğiyle yarattığı bir masal diyarı. Binlerce yıl boyunca farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış bu eşsiz bölgenin, tarihin ve coğrafyanın iç içe geçtiği, mistik bir havası var. Kapadokya'yı benim için bu kadar özel kılan sadece manzaraları değil; bölge lezzetleriyle de hafızama kazınan, ruhumu ve damağımı tatmin eden farklı bir yolculuğa çıkarıyor beni her gittiğimde…
Kapadokya'da geçirdiğim her an, beni hem derin bir huzur hem de sonsuz bir keşif heyecanıyla dolduruyor. Doğal güzelliklerin, tarihi zenginliklerin ve gastronomik lezzetlerin bu kadar ahenk içinde bir araya geldiği başka bir yer tanımıyorum. Her seferinde tekrar tekrar gitmek isteyeceğim bu büyülü coğrafyada, sizin için hazırladığım unutulmaz bir rehberle başlayalım.
Zengin Yerel Mutfak
Kapadokya'nın zengin mutfağı, bölgenin tarihi, kültürel ve coğrafi özelliklerini yansıtan eşsiz lezzetler sunuyor. Kapadokya'nın yerel mutfağından öne çıkan lezzetleri hemen hemen bölgedeki her restoranda deneyimlemeniz mümkün. Kapadokya mutfağı, doğanın ve tarihin izlerini taşıyan, misafirlerine unutulmaz bir gastronomik deneyim sunan bulunmaz hazine niteliğinde bence.
Çömlek Kebabı
Kapadokya'nın en önemli yemeklerinden biri. Kızılırmak'tan çıkarılan kilden yapılan çömleklerde kuzu eti, sebzeler ve baharatlarla uzun süre kısık ateşte pişiriliyor. Servis sırasında çömlek kırılarak açılıyor ve bu da yemeği görsel ve lezzet anlamında bir şölene dönüştürüyor.
Testi Kebabı
Çömlek kebabına benzer bir yöntemle hazırlanan testi kebabı, aynı şekilde özel testilerde pişiriliyor. Özellikle etin lezzetinin içine işlediği bu yemek, bölgeyi ziyaret edenlerin mutlaka tatması gerekenler arasında. Benim de favorim.
Nevşehir Tava
Domates, biber, soğan, sarımsak gibi sebzelerle kuşbaşı etin harmanlandığı bu lezzet; taş fırında ağır ateşte pişirilerek yapılıyor. Yanında taze ekmekle servis ediliyor. Bölgenin sade ama doyurucu en çok tercih edilen yerel lezzetlerinden biri.
Kayısı Dolması
Tatlı sevenler için Kapadokya'nın eşsiz bir lezzeti olan kayısı dolması, kuru kayısıların ceviz veya fındık ile doldurulup şerbetle tatlandırılmasıyla hazırlanıyor. Hafif ve aromatik bir tatlı. Ben çok seviyorum hatta evde birkaç defa denedim ve aynı lezzeti elde ettiğimi söyleyebilirim.
Düğü Çorbası
Bölgenin en geleneksel çorbalarından biri olan düğü çorbası; ince bulgur, un ve yoğurtla yapılıyor. Besleyici ve doyurucu, özellikle kış aylarında sıklıkla tüketiliyor.
Soğanlama
Bölgenin en basit ama lezzetli yemeklerinden biri. Kavrulmuş soğan, yumurta ve baharatlarla hazırlanıyor. Sıcak pide ya da ekmekle yenildiğinde tadına doyulmuyor.
Gendirme Pilavı
Buğday ve nohudun birlikte pişirildiği geleneksel bir pilav türü. Özellikle et yemeklerinin yanında servis ediliyor.
Zerde
Safran ve pirinçle hazırlanan hafif bir tatlı. Özel günlerde ve kutlamalarda yapılıyor. Birçok restoranda bulabilirsiniz.
Kömbe
Nevşehir'in meşhur bayram kurabiyesi olarak bilinen kömbe; tarçın, karanfil ve mahlep gibi baharatlarla hazırlanıyor. Çay saatleri için ideal bir lezzet olarak sunuluyor.
Lezzet Durakları: Kapadokya'nın Sofistike Tatları
Bir seyahati unutulmaz kılan unsurların başında yemek gelir değil mi? Kapadokya, bu konuda her zaman beklentimi fazlasıyla karşılıyor. Bölge, sadece eşsiz manzaralarıyla değil sunduğu gastronomik deneyimlerle de bir cazibe merkezi. İşte benim favori lezzet duraklarım ve önerilerim:
Seyyahhan Restaurant
Kapadokya'nın eşsiz kaya oluşumları ve peribacaları arasında konumlanmış Seyyahhan, tandırıyla adeta bir lezzet şöleni sunuyor. Saatlerce taş fırında pişen etin damağınızda bıraktığı yumuşaklık ve lezzet, burayı benim için benzersiz kılıyor. Canlı müzik eşliğinde sunulan bu deneyim, sadece bir yemek değil adeta bir ritüel. Seyyahhan'da yemek yerken, kendimi geçmişe yolculuk yapıyormuş gibi hissediyorum.
Kebab1
Avanos'un huzur veren atmosferinde yer alan Kebab1, sadece lezzetleriyle değil, hikâyesiyle de dokunaklı. Mekânın ustası, Hatay'dan Kapadokya'ya göç etmiş bir depremzede ve elinin marifeti her tabakta hissediliyor. Özellikle çömlek kebabı ve Hatay usulü mezeleri deneyimlemeden buradan ayrılmamalısınız. Kebab1'in samimi atmosferi, misafirlerine kendilerini evlerinde hissettiriyor.
Keyfi Ala Restaurant
Kapadokya'da iki peri bacasının tam ortasında konumlanmış Keyfi Ala, hem manzarası, hem de lezzetleriyle büyüleyici bir deneyim sunuyor. Yaz aylarında geniş meydanında, doğanın ve tarihin tam kalbinde yemek yemek ayrı bir keyif. Zengin menüsü ve canlı müzik eşliğinde burası, gastronomi tutkunları için adeta bir cennet.
Diğer Önerilerim…
Karakız: Güvercinlik Vadisi'ne nazır, Uçhisar'ın nefes kesen manzarasını sunan bir mekan.
Balaper Restaurant: Çavuşin Kalesi manzarasında, mitolojinin büyüsünü ve yerel lezzetleri bir araya getiren şık bir mekan.
One Way Cafe Restaurant: Göreme'nin çarşı manzarasına karşı, yerel mutfağın tadını çıkarmak için keyifli bir seçenek.
Kapadokya'da Konaklama: Mağara Otellerde Masalsı Bir Deneyim
Kapadokya'da bir gece geçirmenin bile insana kendini bir masalın içinde hissettirdiğini söyleyebilirim. Buradaki oteller; sıradan bir konaklama yerine tarih ve doğanın iç içe geçtiği özel bir deneyim sunuyor. Kapadokya'nın büyüleyici atmosferine eşlik eden pek çok özel otel var. Bunlar arasında hem tarihi dokusuyla dikkat çeken, hem de modern konfor sunan birkaç otel tavsiye edebilirim.
Müze Otel : Tarihin İçinde Sanat
Kapadokya'da konaklama, başlı başına benzersiz bir deneyim. Benim her zaman ilk tercihim olan Müze Otel, bu deneyimi başka bir boyuta taşıyor. Ürgüp'ün kalbinde, Uçhisar'da yer Müze Otel, adını hakkıyla taşıyor; çünkü burada kalmak, adeta tarihin içinde bir sanat eserinin parçası olmak gibi hissettiriyor bana. Eğer lüksü seviyorsanız bu otelin her bir odası bir sanat eseri gibi tasarlamış ve tarihi doku modern bir lüks anlayışıyla harmanlanmış. Antik dönemlere ait eserlerle dekore edilen odalar, Kapadokya'nın binlerce yıllık mirasını en sofistike şekilde hissettiriyor. Otelin nefes kesici manzarasından etkilenmemek mümkün değil. Özellikle gün batımında, vadilere yayılan turuncu ve altın tonlarını izlemek, unutulmaz bir anıya dönüşüyor benim için her konaklamamı. Burada yalnızca konaklamıyorsunuz; aynı zamanda gastronomik bir şölen de yaşıyorsunuz. Otelin restoranı; yerel malzemelerle hazırlanan modern ve geleneksel lezzetleri sunarken, Kapadokya'nın büyüleyici manzarasını da sofranıza taşıyor.
Müze Otel, sadece bir otel değil; Kapadokya'nın ruhunu tam anlamıyla yaşamak isteyenler için tasarlanmış bir deneyim. Eğer Kapadokya seyahatinize unutulmaz bir dokunuş eklemek isterseniz bu otel kesinlikle listenizin en üst sıralarında yer almalı.
Argos in Cappadocia: Lüksün ve Tarihin Buluşma Noktası
Kapadokya'nın en prestijli otellerinden bir diğeri Argos in Cappadocia. Uçhisar'da yer alan eski bir manastırdan dönüştürülmüş bu otel, taş işçiliğiyle büyüleyen odaları ve eşsiz manzarasıyla gerçek bir masal deneyimi sunuyor. Özellikle gün batımında Erciyes Dağı'nın siluetine karşı manzaranın tadını çıkarmak paha biçilemez. Otelin özel tünel sistemi ise tarih meraklıları için görülmeye değer.
Kayakapi Premium Caves: Otantik Mağara Lüksü
Ürgüp'te yer alan Kayakapi Premium Caves, Kapadokya'nın mağara otelleri arasında en lükslerinden biri. Unesco Dünya Mirası Listesi'nde yer alan Kayakapı Mahallesi'nde konumlanan bu otel, tarih ve modernizmin kusursuz bir karışımı. Özenle restore edilmiş taş odalarda konaklarken, bölgede binlerce yıl öncesine uzanan kültürel mirası hissediyorsunuz.
Sultan Cave Suites: Balon Manzarası için İdeal
Göreme'nin önemli otellerinden biri olan Sultan Cave Suites, özellikle gün doğumunda balonları izlemek isteyenler için harika bir seçenek. Otelin terasında, Kapadokya'nın ünlü balonlarının yükselişini izlerken kahvaltı yapmak büyüleyici. Sosyal medyada gördüğünüz muhteşem fotoğrafların çoğu burada çekiliyor!
The House Hotel Cappadocia: Modern ve Şık
Ortahisar'da yer alan bu otel, Kapadokya'nın geleneksel taş mimarisini modern tasarımla buluşturuyor. Otelin restoranında yerel lezzetler modern dokunuşlarla sunuluyor, gastronomi meraklıların adresi.
Suhan Kapadokya Hotel
Avanos'un Kızılırmak kenarında yer alan bu otel, bölgenin en büyük kapasitesine sahip. Konforu ve merkezi konumuyla Kapadokya'yı keşfetmek için mükemmel bir başlangıç noktası. Otelin modern dokunuşlarla bezeli alanları, tarihi zenginliklerle hoş bir kontrast oluşturuyor.
Agarta Cave Hotel
Çavuşin Kalesi'nin hemen karşısında, doğanın incelikle oyduğu mağara odalarda konaklama fikri sizi heyecanlandırıyorsa Agarta Cave Hotel doğru adres. Burada her köşe, tarihin ve doğanın sessiz bir diyalog içinde olduğu sanat eserini andırıyor.
Kapadokya'dan Bunları Yapmadan Dönmeyin!
Kapadokya sadece görsel zenginliği ile değil sunduğu aktivitelerle de büyüleyici bir yer. İşte mutlaka deneyimlemeniz gerekenler:
• Balon Turu: Gün doğumunda gökyüzüne yükselip Kapadokya'nın eşsiz coğrafyasına kuşbakışı tanıklık etmek tarif edilemez bir deneyim.
• Güvercinlik Vadisi'nde Yürüyüş: Kapadokya'yı ruhunuzun derinliklerinde hissedebileceğiniz doğanın kucağında huzur dolu bir yürüyüş için Güvercinlik Vadisi'ne uğramadan dönmeyin.
• Çömlek Yapımı: Avanos'ta, Kızılırmak'ın getirdiği killi toprakla çömlek yapmayı denemek hem keyifli, hem de öğretici bir deneyim. Mutlaka elinize o çamuru alın.
Kapadokya; bir kez gidip dönmekle yetinemeyeceğiniz bir yer. Her ziyaretimde yeni bir detay keşfettiğim, her köşesinde ayrı bir hikâye bulduğum bu büyülü coğrafya, dünyada ruhuma dokunan ender yerlerden biri. Doğanın ve tarihin sunduğu bu şöleni fırsat buldukça yaşamayı ihmal etmiyorum. Lezzetleriyle, cömert görsel sunumuyla ve hissettirdikleriyle Kapadokya, her defasında yine yeniden görmek için sabırsızlanacağım bir destinasyon.
Sofra’da Bu Ay
- Anneler Günü'ne ve Kurban Bayramı'na Özel Tarifler
- Kaan Yarman'la Tam Kararında Lezzetler
- Maria Ekmekçioğlu'ndan Girit Yemekleri
Bakmadan Geçmeyin
