Beslenmede doğru bildiğimiz 20 yanlış
1. Su içersem zayıflarım!
Genel kanı: 1500 kişiden 937’si, yani yüzde 63’ü su içmez ise kilo veremeyeceği yönünde düşünmektedir.
Doğru: Su sağlıklı beslenmenin bir parçasıdır. Sodyum, flor, potasyum, kalsiyum ve klor minerallerini sağlar, vücutta oluşan toksik maddelerin uzaklaşması için gereklidir. Kaliteli kilo vermede ise, vücudun ihtiyacı olan kalori, karbonhidrat, protein, vitamin ve diğer bazı mineralleri içermediği için tek başına zayıflamada etkisi yoktur.
Önerimiz: Sadece sağlığın devamı için günde 2 litre su içmek yeterlidir.
Beslenmede doğru bildiğimiz 20 yanlış
10. Zayıflamak ve toksinlerden arınmak için detoks diyeti yapmak zorundayım!
Genel kanı: 1500 kişiden 600’ü yani yüzde 40’ı detoks diyetleri ile toksinlerden arınarak, sağlıklı kilo vereceklerine inanmaktadır.
Doğru: Vücudumuzda doğal işleyen detoksifikasyon mekanizmaları bulunmaktadır. Hayvansal proteinleri yasaklayan detoks diyetlerinin sağlıklı olduğunu düşünmek olanaksızdır. Bu diyetler, keton cisimcikleri denilen zararlı maddelerin vücutta sentezlenmesine, mide bulantısı, halsizlik, baş dönmesi ve sinirliliğe neden olmaktadır. Detoks diyetlerine bağlı kısa süreli ve fazla kilo kaybı, yağ kitlesinden çok kas kitlesi olmaktadır.
Önerimiz: Sağlıklı beslenme zaten vücudun detoksifikasyon yapan enzimlerini aktive eden bir yoldur. Kısa süreli bu uygulamalar ile sağlığımızı tehlikeye atmamak en doğrusudur.
Beslenmede doğru bildiğimiz 20 yanlış
12. Kilo verirken 3 beyaz yasak!
Genel kanı: 1500 kişiden 1073’ü yani yüzde 72’si kilo verirken beyaz şeker, un ve tuzun beslenmeden çıkarılması gerektiğine inanmaktadır.
Doğru: Sağlıklı beslenmede çeşitlilik ve ölçü en önemli faktördür. Şeker, un ve tuzun dengeli bir beslenme programı içerisinde her zaman yeri vardır. Tehlikeli olan bu üçlünün varlığı değil yenme miktarıdır.
Önerimiz: Şeker olarak bal, pekmez, fındık veya çikolata ezmesi kullanılabilir. Tadına bakmadan tuz eklemeyi azaltıp, günde 5 gramı geçmeyecek kadar kullanmak ve ekmekleri, pastaları tam buğday unu ile yapmak yeterlidir.
Beslenmede doğru bildiğimiz 20 yanlış
13. Light ürünlerin kalorisi yoktur!
Genel kanı: 1500 kişiden 1434’ü, yani yüzde 95’i her kategorideki light ürünlerin kilo vermede dilenildiği kadar yenilebileceğine inanmaktadır.
Doğru: Light ürün demek, kalorisi sıfıra yakın değil, normal ürüne göre kalorisi azaltılmış anlamına gelmektedir. Bu nedenle serbest yeme özgürlüğü bulunmamaktadır. Sürekli light ürün yiyerek kilolarını vermiş ve korumuş bireylerin olduğunu gösteren bir bilimsel veri de bulunmamaktadır. Aksine çalışmalar light ürün bağımlılığı olanlarda yo-yo sendromunun daha fazla görüldüğünü belirtmektedir.
Önerimiz: Light ürünün anlamı her besin için ayrıdır. Bu nedenle sağlıklı beslenmede doğal ürünleri kullanmak doğru yoldur.
Beslenmede doğru bildiğimiz 20 yanlış
14. Sağlıklı beslenmede kırmızı ete yer yoktur!
Genel kanı: 1500 kişiden 1423’ü, yani yüzde 95’i beslenmelerinden kırmızı eti çıkarınca sağlıklı olacaklarına ve kolay kilo vereceklerine inanmaktadır.
Doğru: Tavuk ve balıkta olduğu gibi ılımlı miktarda yenilen kırmızı etin sağlık üzerine olumsuz etkisi olduğunu, diyetten çıkarılması gerektiğini gösteren bilimsel bir kanıt bulunmamaktadır. Kırmızı et, diğer etlerin içeriklerine benzer oranda kolesterol içerip, haftada en az 2 kere tüketildiğinde de kolesterol üzerine etkisi olumsuz olmamaktadır.
Önerimiz: Yağı görünmeyecek kadar az olan kırmızı et, kaliteli kilo vermek için gereklidir. İçerdiği konjuge linoleik asit (CLA) sayesinde vücudun yağ kitlesini azaltıp, B12, çinko ve demir içeriği ile de hastalıklara karşı koruyucudur.
Beslenmede doğru bildiğimiz 20 yanlış
15. Maydanoz suyu zayıflatır!
Genel kanı: 1500 kişiden 1239’u, yani yüzde 83’ü maydanoz suyunun zayıflamada etkisi olduğuna inanmaktadır.
Doğru: Maydanoz, C vitamini yönünden zengin, idrar söktürücü etkisi olan bir sebzedir. Bu nedenle maydanozun yarattığı geçici kilo kaybı vücut yağ kütlesinden değil, su miktarındandır.
Önerimiz: Maydanozu kilo vermek için değil, salatalara değişik renkte sebzelerden biri olarak koymak, vitamin ve antioksidan açısından destek sağlamak için en doğru yoldur.
Beslenmede doğru bildiğimiz 20 yanlış
16. Hangi yöntemle olursa olsun, verilen kilolar geri alınır!
Genel kanı: 1500 kişiden 1240’ı, yani yüzde 83’ü, ne olursa olsun verilen kiloların geri alınacağına inanmaktadır.
Doğru: Kilo verecek bireyler bunu hızla yapar, kendilerine uygun kilo verme yöntemini değerlendirmez ve buna uygun davranış değişikliği geliştirmezlerse, yeniden kilo alımı kolay olabilmektedir.
Önerimiz: Sağlıklı beslenme alışkanlığı kazandıran diyetler ile kilolar yıllarca korunabilir. Kilo verdikten sonra 6. ay, 1. ve 2. yıl, kilo alımı için riskli dönemlerdir. Bunun için düzenli takip gerekmektedir. Şişmanlığın tedavisi yaşam boyudur.
Beslenmede doğru bildiğimiz 20 yanlış
17. Lahana metabolizmayı hızlandırarak zayıflatır!
Genel kanı: 1500 kişiden 988’i, yani yüzde 66’sı lahanayı besin veya kapsül şeklinde alarak hızlı kilo vereceğine inanmaktadır.
Doğru: Lahana, pırasa, brokoli gibi kükürtlü sebzeler kanser önleyici ve vücuttaki zararlı maddelerin atımını sağladıkları için sağlıklı beslenmenin parçasıdır. Bu besinlerin metabolizmayı hızlandırmak gibi spesifik bir özelliği bulunmamaktadır.
Önerimiz: Lahana diyetlerinde diyetin içeriğindeki lahananın değil, diyetin kalorisinin düşük olmasından dolayı kilo verildiği unutulmamalıdır. Bu nedenle değişik renkte tüm sebzeleri beslenmede bulundurmak, az yediğimiz müddetçe kilo kaybı ile sonuçlanacaktır.
Beslenmede doğru bildiğimiz 20 yanlış
18. Protein diyetleri zayıflamak için kolay bir yoldur.
Genel kanı: 1500 kişiden 1184’ü, yani yüzde 79’u yüksek proteinli diyetlerle kolay kilo vereceğine inanmaktadır.
Doğru: Kısa sürede kilo verdiren yüksek proteinli diyetlerin uzun süreçte uygulanması zordur. Kan kolesterol-ürik asit seviyelerini artırıp, insülin direncine neden olmaktadır. Bunu uzun süre uygulayıp hayat tarzı haline getirmiş bir kişiyi bile bulmak zordur. Yüksek protein diyeti uygulayan bireylerde görülen en önemli sorun, diyeti devam ettiremeyip sıkça şeker krizlerine girerek yüksek miktarda tatlı yemeleridir.
Önerimiz: Kısa sürede kilo verip daha fazlasını almamak için karbonhidrat, protein ve yağı dengeli tüketmek yeterlidir.
Beslenmede doğru bildiğimiz 20 yanlış
19. Zayıflama ilaçları ile hızlı kilo veririm!
Genel kanı: 1500 kişiden 1428’i, yani yüzde 95’i diyet yapmak yerine hızlı kilo vermek için zayıflama ilacı kullanmanın daha doğru olduğu görüşündedir.
Doğru: Şişmanlık bir hastalıktır ancak her şişman birey için ilaç kullanmak doğru değildir. Zayıflama ilaçlarını şişmanlığa bağlı ciddi hastalıkları olan bireyler doktor kontrolünde kullanmalıdır. Bu bireyler bile ilaçları bıraktıklarında yeniden kilo alma riski ile karşı karşıyadır.
Önerimiz: Zayıflama ilaçlarını gelişigüzel almamalı, oluşacak sağlık sorunlarını önemsemeli ve doktorun uygunluk kriterleri gösterdiği bireylerde bile diyet ile beraber belirli bir süre kullanılmalıdır.
Beslenmede doğru bildiğimiz 20 yanlış
20. Elma sirkesi içersem yağlarımı eritirim!
Genel kanı: 1500 kişiden 1323’ü, yani yüzde 88’i elma sirkesinin iştahı engellediğine, yağ yakımını artırarak kilo verme üzerinde etkisi olduğuna inanmaktadır.
Doğru: Çalışmalar, elma sirkesi içildiğinde, içerisinde bulunan asidin yemek borusunu tahriş edebileceğini, midede asidi artırarak açlığı uyaracağını ve reflü gibi ciddi sağlık sorunlarını tetikleyebileceğini bildirmektedir.Önerimiz: Sirke salatalara tat vermek için kullanılmalıdır; zayıflamak için 0, değil!
Beslenmede doğru bildiğimiz 20 yanlış
Balık ile yoğurdu birlikte tüketmen zehirlenmeye yol açar mı?
Halkımız arasında yersiz bir inanç vardır. Balık ile yoğurt birlikte yenmez. Ancak bu kesinlikle yanlış bir inanıştır.
Balık ve yoğurdun birlikte tüketilmesinin besin zehirlenmesine yol açacağı düşüncesi tamamen yanlıştır. Nitekim bu düşüncenin yanlış olduğu doktorlarca da desteklenmektedir. Otellerde balığın yanında yoğurt ve türü besinlerin servis edilmesi, Türk toplumuna has rakı sofrasında yoğurt ve türü besinlerin tüketilmesi buna en iyi örnektir.
Taze balığın yanında yoğurt yemek zehirlenmeye yol açmaz. Fakat bayatlamış balık tüketimi yani üzerinde fazla miktarda bakteri üremiş olan balık ile birlikte yoğurt yemek zehirlenmeye yol açar. Bu zehirlenmenin yoğurt ile kesinlikle alâkası yoktur. Zaten bu durum bilimsel olarakta henüz kanıtlanmış değil. Aksine yoğurt yapımında kullanılan mayada, probiyotik bakteri olarak adlandırılan lactobasillus türü faydalı bakteriler bulunur. Bu bakteriler zehirlenme sonucu bağırsaktaki zararlı bakteriler ile mücadele eder. Kısacası balığın yanında yoğurt tüketmek faydalıdır.
Zehirlenme belirtileri kişide 30 dakika ile 1,5 saat arası bir sürede görülür. Bu süre kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Zehirlenmenin en belirgin belirtileri kusma, mide bulantısı, ishal, baş dönmesi, uyuşukluk ve üşümedir. Bu belirtilerin görülmesi durumunda hemen doktora gidilmesi gerekir.
Bayat balık tüketiminden doğabilecek besin zehirlenmesini önlemek için şunlara dikkat etmeliyiz;
* Dondurulmuş balık alırken seçici davranmalıyız.
* Balığın derisinin gergin ve parlak olmasına dikkat etmeliyiz.
* Balığın solungaçlarının ve gözlerinin parlak olmasına dikkat etmeliyiz.
* Bilmediğimiz ve güvenmediğimiz balıkları almamalıyız.
* Tropik sularda yaşayan balıkları tüketmemeliyiz.
Kaynak:http://www.biyolojigunlugu.com/balik-ve-yogurt-birlikte-yenildiginde-besin-zehirlemesine-neden-olur-mu
Sofra’da Bu Ay
- İnci Bak’tan kabak ve patlıcanla ezber bozan tarifler
- Şef Beyza Çevik ve Berrin Ak’tan Beş Çayı Sofraları
- Zeynep Dinç'ten Yazı Yufkaya Saran Tarifler