Akasya Asıltürkmen: "İyi yemekten anlarım!"

Televizyonun neşeli karakterinden oyuncu Akasya Asıltürkmen, aynı zamanda yemeğe gönül verenlerden. Mutfakta ziyade sofra kısmı onu daha çok ilgilendiriyor! Beyoğlu Hayal Bistro'da kendisiyle hem tiyatro hem de lezzete dair keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik.

Akasya Asıltürkmen'i pek çoğunuz tv dizilerinden tanıyor. Fakat Akasya'nın gündeminde bu aralar fena halde tiyatro var. Hatta 2010 yılı içerisinde tam üç ayrı tiyatro oyununda rol alarak, ciddi bir rekora doğru koşuyor: Bir Yaz Gecesi Rüyası, Fesleğen Çıkmazı ve son olarak da Aşk Kokusu… Aşk Kokusu, Akasya'nın en son rol aldığı ve halen devam eden oyun.

Tiyatro Şenay'ın sahneye koyduğu, Özdemir Çiftçioğlu'nun yönetmenliğini yaptığı eserde Onur Şenay ve Cemal Hünal ile birlikte rol alan Akasya; "oyunun teması içinde, aşkın kokusunu, hoşlandığın kişinin kokusunu önce algılamak gibi durumlar var" diye konuyu özetliyor… Bu arada Kenan Doğulu'nun, Aşk Kokusu'nun müziklerini hazırlama konusunda kendilerine söz verdiğini ve kısa zamanda onun şarkılarıyla sahne alacaklarının haberini de veriyor. Aşk Kokusu'nda "Çağla" isimli karateci bir kızı canlandıran Akasya; "sevinç çığlıkları atarak yerimizde zıpladık" diyerek de prömiyer sonrası yaşadıkları heyecanı bizlerle paylaşıyor.

Her ne kadar bu aralar tiyatro ve reklam seslendirmesine ağırlık verse de, Akasya yakın zamanda televizyonda da izleyicilerle buluşmak istiyor. Gündeminde ise yepyeni bir sit-com var. Bu arada bir sohbet programı ya da onun deyişiyle "her ne kadar erkeklerin tekelinde de olsa bir yarışma programı sunmak" gelecek döneme ait hayalleri arasında…

Geleneksel "köy horozu" akşamları Akasya, yemekten söz ederken gözleri parlayıp, ağzı sulanacak kadar lezzete düşkün… Hatta bunu; "ya tavukgöğsü yemeden ölseydim, oh iyi ki Türküm!" diyecek kadar tutkulu bir şekilde ifade ediyor. Aynı şeyi pestil yerken de düşünüyor. "Türk Mutfağı'ndaki yemeklerin, tatlıların, mezelerin yerini hiçbir şey tutamaz" diyen Akasya, bu anlamda yerel tatlara ağırlık veren restoranların daha da yaygınlaşması gerektiğine inanıyor. Hatta turneye çıktığında en önemli hobilerinden biri de gittiği yörenin lezzetlerini tatmak. Mesela en son Çorum'da yediği "İskilip dolması"nı anlatırken adeta kendinden geçiyor.

Dünya mutfağında ise kendisini en çok şaşırtan yer Arjantin'in en büyük şehri Buenos Aires: "Kendi mutfakları çok dar ama dünya mutfağında inanılmaz başarılılar. Orda çok kaynak bulmuştum, inanılmaz hoşuma gitmişti." En sevdiği yemek diye birşeyin sözkonusu olamayacağını söyleyen Akasya, sevmediklerini saymanın daha kestirme olacağını belirtiyor. Zaten sadece bazı sakatatlar ve koyun eti ile sınırlı tutuyor yemediklerini. Ama onun dışında "her türlü ot, börtü, böcek yerim" sözleri de damağının ne kadar esnek olduğunu anlamamızı sağlıyor.

Mutfağa girdiği zaman güzel yemek yaptığına ve işinin hakkını verdiğine inanan oyuncu, pek çok günümüz insanı gibi bu konuda zamansızlıktan yakınıyor. Ama sıkı durun, şimdi size onun spesiyal yemeğini açıklıyoruz: Köy horozu… Evet doğru duydunuz! Beyoğlu'nda balık pazarından aldığı köy horozu ile yaptığı yemeğin ve onun suyundan hazırladığı pilavın arkadaşlarının arasında çok meşhur olduğunu anlatan Akasya, bunun artık bir gelenek haline geldiğini ve belli aralıklarla evinde "köy horozu akşamı" düzenlediğini anlatıyor. Elbette Akasya'nın bu yemeği nasıl hazırladığını çok merak ediyor ve kendisine soruyoruz. İşte cevabı: "Bütün horozu soğan, havuç, patatesle birlikte düdüklü tencereye koyup pişiriyorum. Kara bir et ve inanılmaz lezzetli oluyor, mutlaka tavsiye ederim!"

Cihangir'de oturan Akasya, pek çok Cihangirli gibi semtinde yer alan çeşitli restoranların mönülerinden de sıklıkla faydalanıyor. Cihangirhane ve Mücver onun ev yemekleri konusunda en çok tercih ettiği mekanlar. Midesinin çok hassas olduğunu, iyi yemekten anladığını söyleyen Akasya, mümkün olduğunca organik beslenmeye çalışıyor ve esprisi olan sunumları çok seviyor: "Sadece bir şeyi için gittiğim mekanlar vardır. Mesela "Minestrone çorbası" için İstanbul Modern, "Pazı dolması" için Kekik, sebze, zeytinyağlı ve tatlı için Kanaat Lokantası ilk aklıma gelen isimler. Hatta İstanbul planı yaptıysam, önce Beylerbeyi Hamamı'na gider, ardından mutlaka Kanaat Lokantası'na uğrarım." Akasya Asıltürkmen'in Hayal Bistro'da severek yediği tarifi sizinle de paylaşıyoruz…

Şubat 2011 Sayı:86 nolu dergimizde yayınlanmıştır.

Sofra’da Bu Ay

  • 2025 Trendi Swicy Lezzetler
  • Selin Kutucular'la Sofra'ya Özel
  • Düşük Karbonhidrat Yüksek Lezzet Menüler
ve Daha Fazlası ...